Treuhand Diyaloğu: Eczanede hayal kırıklığı sabit bir maaş mı yoksa bir fırsat alanı mı?



Treuhand Diyaloğu'nda Baş Temsilci Sebastian Schwintek, faaliyet sonuçları ve diğer konularla ilgili güncel rakamları sundu. / © Fotoğraf: Treuhand Hannover
Treuhand Genel Temsilcisi Sebastian Schwintek, cari yıl için ortalama satışların yaklaşık dört milyon avro olmasını bekliyor, ancak bu aynı zamanda yüksek fiyatlı işletmeler ve eczanelerin kapanmasından da kaynaklanıyor. Brüt kâr yılın ilk yarısında %3,3 seviyesinde sabit kalırken, işletme giderlerinin %4,2'ye yükselmesi sorunluydu.
Schwintek'in üçte birlik dilime ilişkin analizi oldukça açıklayıcı: 10.000 avroluk işletme kârı ile en alttaki üçte birlik dilim esasen sürdürülebilir değil ve işletme giderleri gelirin neredeyse %20'sini oluştururken, en üstteki üçte birlik dilimin geliri yalnızca %13,8. Genel olarak, vakıf işletme kârlarında yatay bir eğilim ve yalnızca 16.500 avronun biraz üzerinde bir kâr bekliyor. Yıl sonu eczaneleri .
Postayla sipariş sektörünün büyümesine ek olarak, reçetesiz ilaç pazarına girmeyi planlayan eczane zinciri dm gibi yeni rakipler de ortaya çıkıyor. Schwintek, toplu sözleşme ve asgari ücretin geliştirilmesinin de eczanelere yeni yılda ortalama 9.500 avro yük getirebileceğini hesapladı.

© Grafik: Treuhand Hannover
Sağlık Bakanı Nina Warken'ın reform önerilerinin ücret artışını içermemesi onu daha da hayal kırıklığına uğratıyor. Schwintek'e göre, acil durum hizmetleri fonuna yapılacak yeniden dağıtım yalnızca küçük bir rahatlama sağlayacak ve planlanan indirimin etkisini ölçmek hâlâ zor.
Schwintek, özellikle eczanelerde aşılama hizmetlerinin planlanan genişlemesi olmak üzere yeni hizmetlerde büyük bir hasta potansiyeli ve tıp mesleğinin gelişimi öngörüyor. Ancak, katkı payları düşük ve ek gelir, ücret artışlarının eksikliğini telafi edemiyor.
Ancak Treuhand'dan Jutta Degenhardt ve Ute Cordes ile eczacı Sabine Joussen ve meslektaşları Lars Ruwisch ve Rouven Steeb'in katıldığı daha sonraki panel tartışması, aşılamanın ekip içindeki ruh hali ve müşterilerle ilişkiler üzerinde ne kadar olumlu bir etkiye sahip olabileceğini gösterdi.
Üç şirket sahibi de ücret ayarlaması olmadan işlerin zorlaşacağı gerçeğini eleştirirken, eczaneler kendi sundukları hizmetlerle reçeteli ilaç sektöründen daha bağımsız hale gelebilir. İlaç hizmetleri (PDS) de bunda rol oynuyor. Panelin ortak görüşüne göre, optimize edilmiş süreçler, bazı rutinler ve teknik destekle bu hizmetler ekonomik olarak da kazançlı bir şekilde sağlanabilir.

pharmazeutische-zeitung